Atatürk ve Türk Bayrağı
Giriş yap
Arama
En son konular
En iyi yollayıcılar
HayalGibi (888) | ||||
GrkM (303) | ||||
asalet_05 (261) | ||||
hüsna (183) | ||||
neslihan efran (145) | ||||
frenetico_angelo (128) | ||||
CanTanem (66) | ||||
Mv_FLZF (37) | ||||
SfenKs (29) | ||||
merdogan62 (17) |
Sosyal yer imi
Sosyal bookmarking sitesinde Hayal Gibi adresi saklayın ve paylaşın
Sosyal bookmarking sitesinde Hayal Gibi Forum adresi saklayın ve paylaşın
Istatistikler
Toplam 1074 kayıtlı kullanıcımız varSon kaydolan kullanıcımız: tunayashar
Kullanıcılarımız toplam 1543 mesaj attılar bunda 699 konu
Kimler hatta?
Toplam 1 kullanıcı online :: 0 Kayıtlı, 0 Gizli ve 1 Misafir Yok
Sitede bugüne kadar en çok 181 kişi Ptsi Tem. 31, 2017 7:07 am tarihinde online oldu.
Hayal Gibi Forum Facebook
Can Dündar' dan Harika Bir yazı... İbret Alın... Arada Bir Çok Bunaldığınızda Okuyun...
1 sayfadaki 1 sayfası
Can Dündar' dan Harika Bir yazı... İbret Alın... Arada Bir Çok Bunaldığınızda Okuyun...
Can Dündar 'dan
HARiKA BiR YAZI...iBRET ALIN...
ARADA BİR ÇOK BUNALDIĞINIZDA OKUYUN..
HARiKA BiR YAZI...iBRET ALIN...
ARADA BİR ÇOK BUNALDIĞINIZDA OKUYUN..
Bir zamanlar bir psikoloji kitabında okuduğum bir bölüm vardı...
Hayatın ve getirilerinin kıymetini anlamak için tavsiye edilen bir metod vardı içinde..
Deniyordu ki; "arada bir, çok bunaldığınızda,hayatın sizin için çekilmez hale geldiğini düşündüğünüzde kendinize 10 dakika ayırın ve kendi cenaze töreninizi düşünün"...
Cümleyi ilk okuduğumda çarpılmıştım...
Ben girişin akabinde pozitif bir gelişme ve tavsiye bekliyordum...
Ama " kendi ölümümüzü ve cenazemizi " düşünmemiz tavsiye
ediliyordu...
Tüylerim diken diken oldu ve yazarın saçmaladığını düşündüm o an...
Ama önyargı düşmanı biri olarak okumaya devam ettim...
Özellikle insanların sizin için neler söyleyeceklerini, onlar için ne ifade ettiğinizi hissetmeye çalışın...
Diyordu ki; " bunları düşündüğünüzde dünyadaki yerinizi, dünyayı terkettiğinizde oluşacak boşluğu, sevdikleriniz ve sizi sevenler için öneminizi anlayacaksınız...
O andan geriye dönme şansınız olmadığını, hayat denen kredinizin bittiğini ve onlara yanıt verme şansınız olmadığını düşünün...
Tekrar sarılma, bir kez daha öpme ihtimalinizin bittiğini hissedin...
Dünyadaki küslüklerin, ayrılıkların, kavgaların
yanında bu acının ve geri dönülmezliğin korkunç
çaresizliğini yaşayın...
Bırakın canınız yansın,
bırakın alevler içinde kavrulsun tüm ruhunuz...
Orada, o musalla taşında düşünün kendinizi...
Seyredin şu an çevrenizde olanların yüz ifadelerini...
Akıllarından ve yüreklerinden geçen
cümleleri hayal edin...
Dünyadaki küslüklerin, ayrılıkların, kavgaların
yanında bu acının ve geri dönülmezliğin korkunç
çaresizliğini yaşayın...
Bırakın canınız yansın,
bırakın alevler içinde kavrulsun tüm ruhunuz...
Orada, o musalla taşında düşünün kendinizi...
Seyredin şu an çevrenizde olanların yüz ifadelerini...
Akıllarından ve yüreklerinden geçen
cümleleri hayal edin...
Kitaba devam etmeden bıraktım kenara ve gözlerimi kapatıp aynen düşünmeye başladım...
Eşimi, oğlumu, annemi, babamı, kardeşlerimi ve diğer tüm
çevremi oturttum tek tek kendi cenaze törenimdeki yerlerine...
Birer birer yerleştirdim tabutumun çevresine hepsini...
Hayatımda çok nadir bu kadar canım yanmıştı...
Görüyordum işte "babaaaa..." diye ağlayan biricik oğlumu...
Eşim kucağında "ağlayan emanetimle" ayakta durmaya çalışıyordu per perişan...
Koca çınar babacığım, belli belirsiz dualar okuyordu,
o gözümden hala gitmeyen vakur duruşuyla...
Annem, ciğerinden bir parça canlı canlı koparılmış gibi
hem içine hem dışına akıtıyordu gözyaşlarını...
Kardeşlerim, akrabalarım
"çok erken gitti, doyamadı oğluna.." diyordu acıyan ses tonlarıyla...
Ve dostlarım... Onlar da şaşkındı...
Bazısı "daha dün birlikteydik, nasıl olur.." diyordu...
"çok erken gitti, doyamadı oğluna.." diyordu acıyan ses tonlarıyla...
Ve dostlarım... Onlar da şaşkındı...
Bazısı "daha dün birlikteydik, nasıl olur.." diyordu...
Sonra anladım yazarın ne demek istediğini daha devamını
okumadan kitabın...
Bunları seyredip onlara "hayır ölmedim, burdayım.."
demek istedim hayal olduğunu unutup...
Farkındalık önemli bir kavramdır psikolojide...
Belki de hiç aklımıza gelmeyen ve gelmeyecek bir farkındalığı göstermek istemişti yazar...
Kitabı okumaya ne gücüm kalmıştı, ne de isteğim...
Almam gereken dersi ve mesajı almıştım...
Şimdi ne kitabın adını ne de yazarı hatırlamıyorum...
Şu an bunları yazarken bile çok kötü oldum...
Bu olayda tek farkındalık da yok üstelik...
Biraz kendime geldikten sonra devam ettim
hayatımın en zor hayaline...
Sırada çevremdekilerin ölümümün akabinde
neler söyleyecekleri vardı..
Usulen ve nezaketen söylenenlerin dışında...
Onlarda bıraktığım izleri,
yaşananları ve yaşanamayanları elden geçirerek
ben konuşturacaktım hayalimde...
İçlerini okuyacaktım, senaryo bana ait olarak...
Yaşarken neler yazmıştım, ölümümle neler okuyacaktım...
Gerçek duygularıydı ulaşmaya çalıştığım, ölüm acısının etkisiyle girilen duygusal mod değildi, deşifre etmem gereken metin...
Canım oğlumun söyleyecek çok şeyi yoktu...
Özleyecekti, yokluğumu hissedecekti..
Ağlayacaktı aklına geldikçe...
Belki ölümün ne anlama geldiğini hissedecek yaşa gelinceye kadar
sıradan bir üzüntünün ötesine geçmeyecekti duyguları...
Ama hayal bu ya, 18-20 yaşına getirdim 2 saniyede oğlumu...
"hayal - meyal hatırlıyorum be baba seni...
Keşke şimdi yaşıyor olsaydın da erkek erkeğe sohbet etseydik seninle...
Bak mezuniyet törenimde de babasızdım...
Askere giderken kimin elini öpeceğim senin yerine...
Diyecek canı yanarak bir köşede...
Sevgili eşim... Benim muhteşem hatunum...
Nasıl dayanır bensizliğe?...
O ki, benim için her şeyini feda edip koşmuştu bana...
Hayatının tek adamı şimdi toprak olacaktı...
Bir daha " Seni seviyorum " diyemeyecekti...
Bir daha hevesle açamayacaktı çalan kapıyı...
Ve her gelen gece bensizliğini haykıracaktı yüzüne...
Her sabah da bensiz başlayacaktı koca gün...
Tek cümlesi takıldı o an içime;
" Oyunbozanlık yaptın be böceğim, hani beraber ölecektik ?..."
" Oyunbozanlık yaptın be böceğim, hani beraber ölecektik ?..."
Babam-annem,o bugüne kadar evlat olarak
mutlu edecek hiçbir şey yapamamanın acısıyla
kahrolduğum güzel insanlar...
Helaldi şüphesiz hakları...
Bilerek hiç kırmamıştım onları...
Üzerine titredikleri evlatları onlardan önce göçmüştü işte önlerinde ve dualarına muhtaçtım....
Kaç anne ve babanın çekebileceği bir acıydı ki evladının cenazesinde bulunmak...
Herhalde insanın uzun yaşadığına üzüldüğü nadir
anlardan olsa gerek...
Diğerlerine geçmiyorum...
Bu yazıyı şu an yazıp sizlerle paylaştığıma göre
"diğerlerine" artık sizler de dahilsiniz...
Düşünün, bir gün bir mail ulaşıyor mail-boxınıza "ölmüş“ diye...
Sizler kimbilir neler düşünür ve yazardınız...
Eşim şu an yanımda ağlıyor, sanki gerçekmiş gibi...
Oysa ki yazarın amacı "Yaşamanın ve hala nefes alıyor almanın kıymetini" göstermekti...
Benim de öyle...
Lafı çok uzattım farkındayım...
Ama dediğimiz çözümü zor süreç 2 satırla özetlenemeyecek
kadar girintili çıkıntılı...
Ben o gün kurduğum o hayalle, canımın tüm yanmasına rağmen
YENİDEN DOĞDUM...
Bilgisayar diliyle "format attım hayatıma"...
YENİDEN DOĞDUM...
Bilgisayar diliyle "format attım hayatıma"...
Sahip olduklarımın farkına vardım ve hala nefes
alıyor olduğum için şükrettim...
Gözlerimi açtığım anda o kötü ve acı sahne bitmiş,
oyun perde demişti...
Peki ya hayal değil de, gerçek olsaydı ve perde bir daha açılmamak üzere kapansaydı...
Belki gerildiniz, kötü oldunuz ama devamını
getirirseniz buna değer bence...
Belki gerildiniz, kötü oldunuz ama devamını
getirirseniz buna değer bence...
İşte bu final bu yazıyı buraya kadar okumanıza değmiş olmalı...
Ben bu akşam melankoliğim ve biraz abartmış olabilirim...
Hani sanatçı ve şairiz ya ondandır belki...
Bence bu yazıyı sadece okuyarak bırakmayın...
LÜTFEN ARADA BİR,
BURADAN ALDIKLARINIZI TARTIN,
DÜŞÜNÜN VE HAYATINIZI GÖZDEN GEÇİRİN...
Ölümün kime ve ne zaman geleceğini
Yüce Allah' tan başka bilen yok...
İşte bu yüzden hazır yaşıyorken ve
nefes alıyorken yapabileceklerinizi yapın,
azığınızı hazırlayın
ertelemeyin...
Sizi sevenlere ve sevdiklerinize
daha fazla zaman ayırın...
Bilerek - bilmeyerek
kırdığınız kalpleri tamir edin...
Ve en önemlisi;
VERDİĞİ-VERMEDİĞİ,
ALDIĞI-ALMADIĞI HERŞEY İÇİN,
TEKRAR TEKRAR ŞÜKREDİN,HAMD EDİN YÜCELER YÜCESİ YARADAN'A
BURADAN ALDIKLARINIZI TARTIN,
DÜŞÜNÜN VE HAYATINIZI GÖZDEN GEÇİRİN...
Ölümün kime ve ne zaman geleceğini
Yüce Allah' tan başka bilen yok...
İşte bu yüzden hazır yaşıyorken ve
nefes alıyorken yapabileceklerinizi yapın,
azığınızı hazırlayın
ertelemeyin...
Sizi sevenlere ve sevdiklerinize
daha fazla zaman ayırın...
Bilerek - bilmeyerek
kırdığınız kalpleri tamir edin...
Ve en önemlisi;
VERDİĞİ-VERMEDİĞİ,
ALDIĞI-ALMADIĞI HERŞEY İÇİN,
TEKRAR TEKRAR ŞÜKREDİN,HAMD EDİN YÜCELER YÜCESİ YARADAN'A
CAN DÜNDAR...
Similar topics
» Lincoln-Skibbe bir arada!
» İki Yüzlü Yazı
» Transformers Yazı Efekti
» Burcunuzun Manisini Okuyun
» Kaş Kaldırma Ve Alın Germe
» İki Yüzlü Yazı
» Transformers Yazı Efekti
» Burcunuzun Manisini Okuyun
» Kaş Kaldırma Ve Alın Germe
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Perş. Nis. 15, 2021 1:49 am tarafından tunayashar
» Gezegenin Yeni İnsanları
Salı Nis. 13, 2021 6:57 am tarafından tunayashar
» Hi ben Tuna
Salı Nis. 13, 2021 6:40 am tarafından tunayashar
» Bize Sevmesini Öğretmediler Sevgili___________
Ptsi Nis. 30, 2012 11:14 pm tarafından duygu
» Gs'nin Son ve Harika Tezahüratı "Nevizade Geceleri"... mp3 indir
Salı Nis. 26, 2011 10:25 pm tarafından Serdar73
» Samet Aybaba kredi kartıyla kaleci almış !
Cuma Şub. 18, 2011 9:01 pm tarafından HayalGibi
» SEOUL HIREMCO F1,F2,X,TITANX ve TURBO-HD için Hazır Kanal Listesi
Cuma Şub. 18, 2011 5:44 pm tarafından eleman
» BAYRAMINIZ MÜBAREK OLSUN..
Perş. Eyl. 09, 2010 5:28 am tarafından neslihan efran
» ahhh ahhh..
Çarş. Eyl. 08, 2010 6:36 am tarafından neslihan efran
» ANLASANA......
Çarş. Eyl. 08, 2010 5:15 am tarafından neslihan efran
» DÜŞKAVURAN...
Çarş. Eyl. 08, 2010 5:11 am tarafından neslihan efran
» HER AŞK KATİLİDİR BİR ÖNCEKİNİN..
Çarş. Eyl. 08, 2010 5:08 am tarafından neslihan efran
» YANLIŞ ANLA BENİ..
Çarş. Eyl. 08, 2010 5:03 am tarafından neslihan efran
» YİTİKLİĞİMİZE...
Çarş. Eyl. 08, 2010 4:59 am tarafından neslihan efran
» Yengeç Burcu (22 Haziran - 23 Temmuz)
Çarş. Eyl. 08, 2010 4:50 am tarafından neslihan efran
» git artık..
Çarş. Eyl. 08, 2010 4:46 am tarafından neslihan efran
» yok daha neler:d
Çarş. Eyl. 08, 2010 4:40 am tarafından neslihan efran
» kendimi ihbar ediyorummmm:D
Salı Eyl. 07, 2010 1:26 am tarafından HayalGibi
» Genç Kız ve Cinayet
Paz Eyl. 05, 2010 5:20 pm tarafından geceler67
» Facebook Bağlantı Sistemi
Perş. Ağus. 12, 2010 4:31 pm tarafından HayalGibi